“İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn…”

Sadece Türkiye değil, Türk dünyası da ulu bir evlâdını kaybetti…

“İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn…”

Sadece Türkiye değil, Türk dünyası da ulu bir evlâdını kaybetti… 1917 yılında başlayan uzun, bereketli fakat çileli bir ömür son buldu… Türkçülük ile başlayan ve Türk-İslâm sentezi ile noktalanan bu büyük mücadelenin, asırlık çınarı, çadırın orta direği yok artık…

Millî Mücadele yıllarında büyüyen Alparslan Bey’in bütün hayatı bu mücadelenin izlerini taşır…

Önceleri Türklük için zindanlara düşen bu mücadele zaman içerisinde Türk Devleti’nin millî politikası haline gelmiş ve Tûran Davası başarı ile noktalanmıştır. Türk ve Müslüman kelimelerinin telâffuz dahi edilemediği dönemlerde, Dâvûdî sesi ile Türk gençliğine; “Hira Dağı kadar Müslüman ve Tanrı Dağı kadar Türk” olduğunu haykıran bu ses, büyük badirelere rağmen çığ gibi büyüyerek yirmibirinci yüzyıla kadar ulaştı.

İyi bir asker, örnek bir aile reisi, dürüst bir politikacı, çizgisinde hiç kırıklık olmayan bir cetvel gibi bir lider; tarihteki müstesna yerini aldı… Düşüncelerinden, inançlarından ve ideallerinden hiç sapmayan taviz vermeyen kişiliği ile Türk gençliğine “iyi insan, güvenilir devlet adamı” numûnesini gösteren Türkeş; Belki de en önemli özelliği ile, son yılların en karizmatik öğretmeni olarak anılacaktır…

Türk gençliğinin yabancı ideolojilere hedef olduğu 1960-1980 döneminde gençliğimizi her türlü zararlı cereyanın dışında tutarak millî kimlik ve benliğinin korunmasında büyük gayretler sarfeden müstesna insan;bu alanda toplumumuza verilebilecek en iyi hizmeti sunmuştur. Misak-ı Milli hudutları dışında kalan Türk varlığını ilk defa gündeme getiren, korkmadan telâffuz eden ve Türk Dünyası Kurultayları ile hayata geçiren Alparslan Bey; milleti ve sevenleri tarafından haklı olarak “Başbuğ ünvanına” lâyık görünüyordu.

Türk Dünyası “Alparslan”ını kaybetti. Ancak; Tuğrullar, Çağrılar, Osmanlar, Orhanlar ve hatta Fatih’ler sırada bekliyor.

Türk’e hüzün yakışmaz… Türk’e yas tutmak olmaz… Türk’e durmak yaraşmaz! Bize yakışan aldığımız emaneti ihlasla korumak, kıyamete kadar götürecek olan nesillere bozulmadan ulaştırmaktır…

“Bütün nefisler ölüm acısını tadacaktır” ne mutlu iyiyi, güzeli, doğruyu, hakkı ve hakikati tavsiye edenlere…

Türkeş ailesine, Türkiye ve Türk dünyasına Başsağlığı diler, ömrünü Türk-İslâm idealine bahşetmiş Alparslan Bey’e, Rabbimizden rahmet ve mağfiret niyaz ederiz… Başımız sağolsun!

Dr. Veysel Gani
08 Nisan 1997 TÜRKİYE GAZETESİ

Güncelleme Tarihi: 11 Nisan 2024, 03:07
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER