Ayasofya, hangi projenin adımıdır?

Son günlerin konusu, Ayasofya'nın ibadete açılması... Konu, çok kimsenin zannettiği gibi iktidar partisinin oylarının düşmesi ve bunu telafi etmek istemesinden ibaret değil.

Ayasofya, hangi  projenin adımıdır?

Konu, Büyük Orta Doğu Projesi çerçevesinde Türkiye'ye biçilen rolle ilgili… Cengiz Özakıncı, Şahin Alpay'ın Huntington ile yaptığı, Milliyet'te yayınlanan röportajı hatırlatıyor. Huntington, o röportajda "Türkiye, İslâm dünyasının lideri olmalı" demişti.

ABD için strateji üreten Samuel Huntington, 1996 yılında "Medeniyetler Çatışması" kitabında, "Türkiye kendini laik ülke olarak tanımladığı sürece İslam medeniyetinin önderi olamaz. Bu sebeple Türkiye'nin bir an önce Atatürk'ten ve Atatürk'ün laiklik tanımından kurtulması gerekir. Türkiye Atatürk'ün mirasını bilinçli bir şekilde reddedip kendisini İslâmın bir lideri olarak yeniden tanımlamalıdır" diye yazmıştı.

Huntington'a göre "Böyle bir hamle aynı zamanda Atatürk kalibresinde bir lideri, Türkiye'yi bölünmüş bir ülke olmaktan çıkarıp çekirdek bir devlet haline getirmek için gerekli siyasal ve dinsel meşruluğu kendisinde toplamış olan bir lideri gerektirir"di…

İşte, 15 Temmuz 2016'dan sonra iktidarın düşünce yapısını temsil edenlerin, "yeni bir devlet kuruyoruz" iddiasında bulunmasının sebebi budur.

Bu bakış açısına göre Ayasofya'nın ibadete açılması, Türkiye'nin "Batı güdümlü bir İslâm devleti" olabilmesinin önemli bir adımıdır; çünkü Ayasofya, yeni rejime siyasal ve dinsel meşruiyet sağlama aracıdır!

Güncelleme Tarihi: 11 Nisan 2024, 03:34
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER